Hafiflemek

Ağustos 15, 2017
   Hissetmiyor musun dedi, gerçekten hiçbir şey hissetmediğini mi düşünüyorsun? Evet. Hiçbir şey hissetmiyorum artık. Ne kızgınlık ne öfke. Ne iyi bir şey ne de kötü. Sanki birisi hislerimi aldı ve sonsuza dek sakladı benden. Şu yaşıma kadar sadece hisleriyle hareket eden birisinden hiçbir şey hissetmeden yaşamasını nasıl bekleyebilirsin ki? Sanki her yapılan yapay gibi geliyor. Sanki herkes beni kandırmaya çalışıyor! Peki ne yapacaksın? Böyle gitmez herhalde bütün hayatın? Bilmiyorum, şu anda bilmediğim onca şey arasında bana en çok acı vereni de bu herhalde. Hayatımda ilk defa bir planım yok, ilk defa her şeyi olduğu gibi, hesaplamadan yaşamaya başlayacağım galiba. Ama korkuyorum. Daha önce bu kadar korktuğumu hatırlamıyorum. Korkuyorum, çünkü bilmiyorum. Neler olduğunu, neler olabileceğini. Ya sonsuza kadar böyle kalırsam? Ya asla eski halime dönemezsem! Abartmadın mı sence de bu durumu. Bunca insan nasıl yaşıyor peki bütün hayatını, senin gibi “drama kraliçesi” olmadan?

   Yapamıyorum galiba artık. Etrafımdaki bir olayın olumlu yönde gelişmesine alışkın değilim. Bu konuda ne yapabilirsin ki peki? Kendi kuyunu kendin kazıyorsun. Bunu isteyerek yapmıyorum ama. Neden yaptığımı da bilmiyorum zaten. Gerçekten delirmek üzereyim. Sessiz, sakin bir hayat yaşamak istiyorum. Hatta seninle tanışmadan öncesinde. Sen hayatımda yokken mutluydum. Etrafımda gerçek arkadaşlarım vardı. Sırf benden korktukları için, onlara bir şey yapacağımı zannettikleri için yanımda duran sahte insanlar değil. Beni, ben olduğum için seven arkadaşlarım vardı. Evet, belki vardı. Ama peki sen onların yanında, benim yanımda hissettiğin kadar güvende hissediyor musun? Ya da rahat rahat konuşup dertleşebiliyor musun? 

    Artık hayatımda bana karşı çıkamayacağım doğruları gösteren birine ihtiyacım yok. Benim gerçeklerimi yüzüme vurmanı istemiyorum. Bunu sana yüz kere söyledim. Yapma bunu bana. Dayanamıyorum. Her şey seninle başladı ve burada seninle biticek. Başka bir çözüm yolu bulamıyorum. Herkesten, her şeyden fiziksel olarak uzaklaşabildiğim gibi artık zihinsel olarak da uzaklaşacağım. Kendimi havanın o güzel, serin kollarına atıp sonsuzluğa doğru gideceğim. Acılarım son bulacak, rahatlayacağım. Sen olmadan yapacağım bunların hepsini. Sen söyledin diye istemediğim bir insan olmayacağım. Artık her sözünü dinleyen o küçük kız yok karşında. Senden kurtuluyorum artık. Bir adım sonra her şey biticek ve ben de artık özgürlüğüme kavuşacağım. Kuş gibi hafifleyeceğim. 

Peki ya olmazsa?

7 yorum:

  1. İnsanlar birbirini üzmeseler. Çok uzun zamandır ağlamamıştım. Bugün Babam için yazdığım bir yazı ile beni bulan ve önce İzmir Parkinson Derneği olarak kurulan sonra Parkinson Hastaları Derneği olarak çok daha geniş hacme dönüşen derneğin kurucusu ve bir parkinson hastasının eşi Gülnur Hanım ile uzun uzun telefon konuşması sırasında ve sonrasında ağladım. Kimse üzmemişti oysa. Ama hatırlamak....

    Benden bir yazar olarak ricaları oldu. Ben de paylaştım feysbukta, farkındalık için. Ve çok uzun zamandır yazdıklarımı okumadığımdan yeniden okudum. İnanın ilk kez okumuş gibi oldum. Neler yazmışım meğer.

    Üzüntü uğramasın....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hatırlamak bile gerçekten insanı mahveden bir durum. Acılarımızın çoğunun kaynağı belki de..

      Sil
  2. Olur olur sen istersen olur, bu da geçer başka sorunlar gelir :).

    YanıtlaSil
  3. iyidir ya hissizlik. bu sıcakta his mi olur zaten. bi de boşver insanlarııı takmamak lazıım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın valla ya takmayınca daha mutlu oluyoruz değil mi ama ^-^

      Sil
  4. Çok güzel yazmışsın satırlarda kendimi buldum. Sevgiler

    YanıtlaSil

Blogger tarafından desteklenmektedir.